menu Menu
Kişisel Verileri Hukuka Aykırı Olarak Verme Veya Ele Geçirme Suçu
Av. Liva Sefer
tunesoft Etiket: KVKK Hayatımızda Tarih: 24 Ekim 2022
KİŞİSEL VERİLERİN KORUNMASI KANUNU ve TEMEL KAVRAMLAR Geri KVKK Karar Özetleri İleri

 

Kişisel veri kavramı, bugün neredeyse herkes tarafından bilinen ve kabul gören bir tanım olmaya başlamıştır. Kişiler, bir kurum, şirket veya dernek ile bilgilerini paylaşırken çok daha dikkatli davranmakta ve kendi haklarını koruyan düzenlemeleri takip etmektedirler. Aynı zamanda devletler de bu hukuki alanın hassaslığının farkında olarak mevzuatlar çerçevesinde kişilerin haklarını korumaya çalışmaktadırlar. Nitekim 6698 sayılı Kişisel Verilerin Korunması Kanunu 7 Nisan 2016 tarihinde Resmî Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe girmeden önce Türk Ceza Kanunu’nun 136. maddesinde “Kişisel verileri hukuka aykırı olarak verme veya ele geçirme suçu” birtakım yaptırımlara bağlanmıştır.

Bireylerin yaşamının mahrem alanında bulunması gereken veya herkes tarafından bilinmesi mümkün olmayan kişisel bilgilerinin yanı sıra, başkaları tarafından bilinmesi mümkün olsa dahi kişinin kimliğini belirli veya belirlenebilir kılan bilgilerin hukuka aykırı yollar ile ele geçirilmesi, başkalarına verilmesi veya yayılması hususunda Türk Ceza Kanunu kapsamında bir hüküm tesis edilmiştir.

Bu noktada ise ilgili maddede yer alan “kişisel veri” kavramının tanımı, hangi anlamı ifade ettiği, nasıl kayıt altına alınacağı veya korunacağı ise 6698 sayılı Kişisel Verilerin Korunması Kanunu ile belirlenmiştir. İlgili Kanun kapsamında, kimliği belirli veya belirlenebilir gerçek kişiye ilişkin her türlü bilgi kişisel veri olarak kabul edilmektedir.

Türk Ceza Kanunu’nda kişisel verileri hukuka aykırı olarak verme, yayma veya ele geçirme suçu, olarak tanımlanan madde 136 hükmünde yer alan üç fiilden birinin gerçekleştirilmesi suça sebebiyet verecektir. İlgili verilerin “verildiği”, “yayıldığı” veya “ele geçirildiği”nin kabul edilebilmesi için, kişisel verilerin kaydedilmiş halde bulunması, kaydedilmiş haliyle başkalarına verilmesi, yayılması ya da ele geçirilmesi gerekmektedir (Y12CD-K.2016/13355).

Bu hususta Yargıtay 12. Ceza Dairesi’nin 12.06.2021 tarihinde verdiği bir kararda: “Sanığın boşanmakta olduğu mağdur eşine ait GSM hattının son 6 aylık arama bilgilerini içeren kişisel veri kapsamındaki HTS kayıtlarını kendi telefonuna yönlendirerek alması, verileri hukuka aykırı ele geçirme (TCK m. 136/1) suçunu oluşturur.” hükmü tesis edilmiştir.

Özellikle kişilerin artan bilinç düzeyi ile doğru orantılı bir biçimde gelişen ve uygulamada daha çok karşımıza çıkmaya başlayan bu kavramlar, Yargıtay içtihatları ile de bilinirlik kazanmaktadır. Bahsi geçen kararda da süregelen boşanma davası kapsamında kişilerin makul zaman aralığında ve yalnızca isnat ettikleri boşanma nedenini açıklayacak şekilde kanıt elde etmeleri, kanıtı elde ettikleri takdirde kişisel veri alımını durdurmaları gerekmektedir.

Av. Liva Sefer

 

Kişisel Veri Kişisel Verilerin Korunması Kanunu


Geri İleri