Siber Güvenlik Kanunu teklifi TBMM Genel Kurulunda kabul edilerek yasalaşmıştır.

Bu düzenlemede, “Barındırma”, “Bilişim Sistemleri”, “Kritik Altyapı”, “Siber Güvenlik”, “Siber Olay”, “Siber Saldırı”, “Siber Tehdit”, “Siber Tehdit İstihbaratı”, “Varlık” ve “Zafiyet” gibi kavramların tanımları yapılmış, siber güvenliğin sağlanmasına yönelik temel ilkeler belirlenmiştir.

Kanun; siber uzayda faaliyet gösteren, hizmet sunan veya varlık gösteren kamu kurum ve kuruluşlarını, kamu kurumu niteliğinde meslek kuruluşlarını, gerçek ve tüzel kişileri ile tüzel kişiliği bulunmayan kuruluşları kapsamaktadır. Ancak Polis Vazife ve Salahiyet Kanunu, Sahil Güvenlik Komutanlığı Kanunu, Jandarma Teşkilat, Görev ve Yetkileri Kanunu kapsamında yürütülen istihbari faaliyetler ile Devlet İstihbarat Hizmetleri ve Milli İstihbarat Teşkilat Kanunu ve Türk Silahlı Kuvvetleri İç Hizmet Kanunu çerçevesinde gerçekleştirilen faaliyetler bu düzenlemenin kapsamı dışında tutulmuştur.

Ayrıca Siber Güvenlik Başkanlığı’nın görevleri de kanunda tanımlanmıştır. Buna göre, Başkanlık; ilgili mevzuatta yer alan görevlerin yanı sıra kritik altyapılar ve bilişim sistemlerinin siber dayanıklılığının artırılmasına, siber saldırılara karşı korunmasına, gerçekleştirilen siber saldırıların tespitine, muhtemel saldırıların önlenmesine ve etkilerinin azaltılmasına veya ortadan kaldırılmasına yönelik faaliyet yürütecek olup zafiyet ve sızma testleri gerçekleştirme veya yaptırma, varlıklara yönelik risk analizi yapma, siber tehditlerle mücadele etme, siber tehdit istihbaratı oluşturma ve paylaşma ile zararlı yazılım inceleme çalışmaları yürütme görevlerini üstlenecektir. Başkanlığın Siber Olaylara Müdahale Ekibi (SOME) kurmak, kamu kurum ve kuruluşları ile kritik altyapıların veri envanteri dahil olmak üzere tüm varlıklarının envanterinin tutulmasını ve varlıklara yönelik risk analizinin gerçekleştirilmesini sağlamak gibi görevleri de bulunmaktadır.

Düzenlemede siber güvenliğe ilişkin yaptırım süreçlerine de yer verilmiştir. Bazı fiiller, örneğin siber saldırı gerçekleştirilmesi, kişisel veya kurumsal verilerin sızdırılması ve yayılması gibi eylemler 15 yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılabilecektir. Diğer bazı ihlaller ise, örneğin mevzuatın öngördüğü tedbirlerin alınmaması veya denetim faaliyetlerinin engellenmesi, 100 milyon TL’ye kadar idari para cezasına tabi olacaktır.